clock December 24,2023
Kuşadası’nda “rüşvet” depremi!

Kuşadası’nda “rüşvet” depremi!

Kuşadasıspor’un satış sürecinin tıkanması sonrası taraflar arasında başlayan tartışmalar gündemi değiştirdi. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in kulübü oyuncağı haline getirmek istemekle suçladığı yatırımcı Ertan Can Yazıcı da, Günel’in avukat Umut Yaşar ile birlikte kendilerinden 10 milyon lira rüşvet istediğini iddia etti. Yazıcı, Günel, Umut Yaşar ve bazı belediye çalışanları hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıklarken, bu Kuşadasıspor Başkanı Ferdi Zenginoğlu bu iddialara yanıtında, rüşvet konusuna değinmedi.

Kuşadası gündemini sarsan gelişmeler, Belediye Başkanı Ömer Günel’in, Kuşadasıspor’un satışının durdurulduğu yolundaki açıklaması ile farklı bir mecraya sürüklendi. Günel’in, bu açıklamasıyla ilgili haber servislerinde yatırımcı Ertan Can Yazıcı ve kendisine destek olduğunu belirttiği isimler hakkında bazı suçlayıcı ifadelere yer verilmesi üzerine gerginlik tavan yaptı.

İTİBAR SUİKASTI YAPILDI

İsviçre’de yaşayan Ertan Can Yazıcı, Günel’in “itibar suikastı” olarak değerlendirdiği açıklamasından sonra iddialara yanıt verdi. Ertan Can Yardımcı yazılı yanıtında, hakkındaki haberlerin yalan olduğunu vurgulayarak, bunlarla ilgili olarak Kuşadası Belediyesi Basın Danışmanı Eşber Okayer, Kuşadasıspor Kulübü Başkanı Ferdi Zenginoğlu, Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, Bülent Tezcan'ın damadı ve Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel'in talimatlı avukatı olan Umut Yaşar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti. Açıklamasında, spor yatırımları hakkında bazı bilgiler veren ve Kuşadasıspor ile ilgili projelerinden söz eden Ertan Can Yazıcı, "İlk amacımız Kuşadasıspor’un marka değerini yükseltmekti. Bu süreçte, şeffaflığı ön planda tutan sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yapmanın ve sosyal etkinin önemine dikkat çekmek istiyoruz. Kullanılan haber dilinin sivil toplum kuruluşları nezdinde de birçok ilişkiye zarar vermiş olması sebebiyle bu talimatlı karalama kampanyasını esefle kınıyoruz" ifadelerini kullandı.

ÇIKARLARI AĞIR BASTI

“Bu sıradan bir spor kulübü satın alması değildi ve dünyada ilk olacak spor etkisi & sosyal girişim konseptini uygulamak için Kuşadası’nı seçmiştik. Bakıyorum da kimse işin bu kısmı ile ilgilenmedi. Ömer Günel kendi kirli çıkarları uğruna yalan ve eksik bilgi vermiştir. Haberde isimleri geçen kıymetli büyüklerimizin konumları kullanılarak sahte haber değeri yaratılmaya çalışılmıştır ve bu çok ahlak dışı bir oyundur. Ömer Günel, bu önemli isimlere olan saygısını ifade etmek yerine onları kendi karalama kampanyasına alet etmiştir, herkesi haince kandırarak ticari itibarımı zedelemiştir ve bu sebeple tüm kamuoyu ile büyüklerimizden derhal özür dilemelidir" ifadelerini kullandı. Yardımcı, açıklamasının Kuşadası’nda gündemi sarsan bölümünde de şu sözleri kullandı:

RESMİ OLMAYAN TALEP

“Başka spor kulüpleriyle görüşmemize rağmen satın alma noktasında adım atmadığımız da konuşuluyor, başka spor kulüpleriyle de görüştük ancak satın almaya uygun şeffaf ortamları olmadıkları için hiçbiri ile ilk görüşmeden öteye gidemedik. Bu noktada yalnızca resmiyeti olan ödemelerle kulüplere yatırımlar yapabiliriz.  Kuşadası Belediye Başkanı olan Ömer Günel ve kendisinin talimatlı avukatı olan Bülent Tezcan’ın damadı Umut Yaşar bizden resmi olmayan şekilde 10,000,000 TL para ödememizi istemişken, üstelik spor kulübünün eski başkanı Ferdi Zenginoğlu beni telefonla arayıp insanların eşlerini kızlarını hedef alır şekilde sinkaflı küfürlerle konuşup beni tehdit etmişken, açık ve nettir ki kendi değerlerimize ve ilkelerimize uygun olan sağlıklı bir yatırım yapamaz duruma geldik. Bu noktada geçmişte de bu gibi skandal konularla defalarca kez gündeme gelmiş olan asıl zararlı oluşum Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in kutsal devletimizin bu resmi makamını kullanarak yarattığı bu kara tezgahta kendisi ve emanetçileri tarafından alınmış olan tüm kayıt dışı paralar devletin ilgili kurumları tarafından ivedilikle incelenmelidir.”

ZENGİNOĞLU’NUN CEVABI

Ertan Can Yazıcı, “rüşvet” olarak nitelendirdiği 10 milyon liralık gayri resmi ödeme talebi konusunda, delilleriyle birlikte yargıya gideceklerini açıklarken, Kuşadasspor Başkanı Ferdi Zenginoğlu da dün geç saatlerde cevabi bir açıklama yaptı. Açıklamasında 10 milyon lira konusuna değinmeyen Zenginoğlu,  “Futbol şubemizin satışı ile ilgili olarak kulübümüzle irtibata geçen ve görüşmeler sürdüren Ertan Can Yazıcı, spor camiasının önemli ve saygın isimlerini kendisine referans olarak göstererek futbol şubemizi satın almak istemişti. Ancak sonrasında yaptığımız görüşmeler neticesinde bu isimlerin hiçbirisinin bu konuyla ilgili bilgi sahibi olmadığını öğrendik. Futbol camiamızın saygın isimlerinin hiç birinin bu şahısla irtibatı yok. Kulübümüzün satışı konusunda ilgileri yok. Bu nedenle Belediye Başkanımız Ömer Günel ve kulüp yöneticilerimiz ile yaptığımız toplandı sonrasında Kuşadasıspor’un satışını durdurduk” dedi.

Yanıt Bırak

Yanıtı İptal Et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.

Bizi Takip Edin

Anket

vote-image

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?

17%
83%

Önemli Kategoriler

Son Yorumlar

  • user tarafından Sabiha

    Muhteşem yorummmm

    quoto
  • user tarafından Kuşadalı vatandaş

    by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????

    quoto
  • user tarafından Bahattin Karakaya

    Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.

    quoto