Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun 10 yıldan fazla makam şoförlüğü yapan Aytekin Hızer’in eşi Kübra Hizer ile birlikte AK Parti’ye üye olması kent siyasetini karıştırdı. Çerçioğlu’nun belediyedeki eski Genel Sekreter Yardımcısı Tahsin Kocaman'ın da geçtiğimiz aylarda AK Parti’ye geçmesinin ardından şoförünün de iktidar partisinin yolunu tutması birçok iddiayı beraberinde getirdi.
Gazeteci Erhan Gülenç’in haberine göre, makam şoförünün de AK Parti'ye katılımı, "Çerçioğlu mu gönderdi?", "Çerçioğlu AK Parti'ye mi yakınlaşıyor?" şeklinde yorumlara neden oldu.
ÇALIŞANLARA ÜYELİK BASKISI
Aydın kulislerinde Çerçioğlu’nun CHP’nin yaptığı tüzük değişikliği nedeniyle 3. dönemi olduğu için bir dahaki seçimlerde tekrar aday olamayacak olması nedeniyle çift taraflı bir siyasi strateji güttüğü konuşuluyor. Buna göre Çerçioğlu, yeniden adaylık için yapılması halinde ön seçime katılıp oradan çıkması gerektiği için bu amaçla belediye çalışanlarına yakınlarını CHP’ye üye yaptırma baskısı yapıyor. Böylece ön seçime hazırlık yapan Çerçioğlu’nun diğer taraftan da AK Parti’yle dirsek teması kurduğu belirtiliyor. Şoförünün de AK Parti'ye katılması bu yöndeki iddiaları kuvvetlendirdi.
Aydın medyasında sık sık Çerçioğlu’nun CHP’den aday olamaması halinde AK Parti’ye geçeceği iddialarını içeren haber ve yorumlar yayınlanıyor. Çerçioğlu ise, bu iddiaları yalanlayacak hiçbir açıklama yapmıyor.
Bu arada Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı’nın 30 Haziran’daki CHP duruşması öncesinde eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile temaslarını sıklaştırdığı iddia edildi. Kulislerde yüksek sesle konuşulan iddiaya göre Çerçioğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “CHP’nin Gölge Genel Merkezi” olarak tanımlanan çalışma ofisini en sık ziyaret eden isimler arasına girdi.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal Etİlgili Haberler
Popüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.