Emekli ve asgari ücretliyi adeta açlığa mahkum eden zam oranı belirlerken. Belirli bir kesime ayrıcalık tanıyarak birden fazla maaş almalarına olanak sağlamakla eleştirilen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in tepki gören uygulamaları CHP’li Kuşadası Belediyesi’nde de hayata geçirildi. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in, göreve gelir gelmez uygulamaya koyduğu ücret düşürme politikası, yetkili sendika Belediye-İş’in tepkisizliği sonucu kriz ve tepkiler tavana ulaştı. Yaşadıkları kaostan çıkışı, yasal haklarını kullanarak sendika değişikliği yapmakta bulan işçilerin yetkiyi DİSK’e verme girişimlerine karşı da engelleme operasyonu başladı.
BELİRSİZLİKLER SÜRÜYOR
EYT’den emekli olan pek çok çalışanın hala kıdem tazminatını alamadığı, haziran ücretleri ödenmeyen, ikramiye alacakları belirsizliğini koruyan Kuşadası Belediyesi’nin yaklaşık bin 200 çalışanı için kabus günleri 2019 yılının Eylül ayında başladı. Günel yönetimi 2018’de Özer Kayalı yönetimi tarafından işçilere verilen hakları fazla bularak geri almak için harekete geçti. Hidayet Yaman’ın Şube Başkanı olduğu Belediye-İş Sendikası, bu girişim karşısındaki tepkisizliği ile sonraki hak gasplarına çanak tuttu.
BEŞ PARASIZ GÜNLER
Emekçiye indirilen ilk darbeden sonra Kuşadası Belediyesi’nin ücretler ve ödemeler konusundaki tavrı çalışanların mağduriyetini arttırmasına rağmen, işçilerin “işveren temsilcisi gibi davranmakla” suçladığı Belediye İş Sendikası, temsil ettiği emekçilerin yanında hiç görünmedi. İddialara göre, belediye çalışanları bayram gibi özel günlerde bile beş parasız bırakılırken, Hidayet Yaman ve yönetimi çalışanların durumunun düzelmesi konusunda parmağını bile kımıldatmadı. Çalışanlar her ay maaşlarından aidat ödediği Belediye-İş’i en zor günlerinde bile yanlarında göremedi.
SENDİKA DEĞİŞİKLİĞİ
İçinde bulunduğu ekonomik krizin faturasını emekçisine kesen Kuşadası Belediyesi’nde ödeme krizi seçim sonrası yeniden hortladı. Bu sürece gelinirken zamanında imzalanmayan iyileştirme protokolleri yüzünden geçim sıkıntısına düşen emekçilerin bir bölümü çareyi istifa etmekte bulurken, bir bölümü de çıkış yolu olarak sendika değişikliğini seçti. Kuşadası Belediyesi’nin düşük ücret politikası yüzünden özellikle temizlik işlerinde çalışanların yerine açığı kapatacak personel bulunamayınca Kuşadası’nın dört bir yanı çöpler altında kaldı. Tam turizm sezonu başlarken ilçe çöp kokularına esir oldu.
YENİ SENDİKA İSTENMİYOR
Turizmin başkenti “Çöp Adası”na dönüşürken kalan işçiler, layıkıyla temsil edilme umuduyla Belediye-İş Sendikası’ndan istifa ederek DİSK’e kayıt yaptırmaya başladı. Başlangıçta bu geçişe sessiz kalan belediye ve sendika yönetimi, DİSK’in üye sayısı Belediye-İş’in yetkisini tehdit etmeye başlayınca baskılar devreye girdi. Emekçilerin ifadesine göre sendika temsilcisi sıfatıyla daha yüksek ücret maaş alan amirlerin baskısıyla DİSK’e kayıt yaptıran bazı çalışanlar istifa ettirilerek yeniden Belediye-İş’e dönmeleri sağlandı.
TEMİZLİK İŞLERİNE AYRICALIK
DİSK, Kuşadası Belediyesi’nde 22-25 bin lira arasındaki taban ücreti 40-45 bin lira aralığına yükseltmek amacıyla pazarlık masasına oturabilmek için kayıt seferberliğini sürdürürken, mevcut ücretlerle temizlik işlerine eleman bulmakta zorlanan belediye yönetiminin bu birimde ücretleri 34 bin liraya yükselttiği iddiaları ortaya atıldı. Aynı kaynaklar temizlik işleri personeline bu aydan itibaren farklı ücret ödeneceğine savundular. Küçük bir kesim tarafından duyulan çifte standart belediyenin diğer birimlerinde büyük huzursuzluğa neden oldu.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.