Tarihinin en vahşi yapılaşma sürecini yaşayan Kuşadası’nda son 4.5 yıldır uygulanmaya başlayan sistem, bir avuç yandaşı zengin etti. İnşaat sektöründe, alım satımdan başlamak üzere, planlama, projelendirme ve tedarik konularında tüm bileşenlerin buluştuğu yeni sistem, zincire katılanların önünü açarken, dışarıda kalanları ise sürünmeye mahkum etti.
Kuşadası’nda yüksek sesle dillendirilen ve inşaat sektöründe faaliyet gösteren bazı firmaların da doğruladığı iddialara göre, rant çarkı özellikle imara açılmak ve fonksiyon değişikliği istenen arazi ve arsaların satışı ile başlıyor. Belediye yönetimine yakın isimlerin aracılık ettiği satışlarda, yapılaşma yolundaki engeller hızlıca aşılırken, sistem dışındaki isimlerin aracılık ettiği satışlarda yatırımcı bürokrasi çarkının içinde boğuluyor. Rant zincirinin ikinci halkası ise planlama konusunda oldu. Kuşadası’nda son 4.5 yılda yapılan planlama ve plan değişikliklerinin çok büyük bölümünü Aydın merkezli bir şirket tarafından gerçekleştirildi.
YILDIZLARI KUŞADASI’NDA PARLADI
Özellikle son yıllarda Kuşadası Belediyesi’nin onayıyla onlarca plan değişikliği yaparak yatırımcının büyük rant elde etmesini sağlayan bu şirketin Aydın ve diğer ilçelerdeki planlama çalışmalarının Kuşadası’nın yanında devede kulak kaldığı belirtildi.
Yatırımcısına büyük paralar kazandıran inşaatların projelendirme aşamasında ise birkaç isim öne çıktı. Kendisini mimar olarak tanıtmasına rağmen diplomasız olduğu ortaya çıkan KUSAV Başkanı Levent Köylü, iş ortağı Erdoğan Elçi imzasıyla önemli projelere imza koyarken, İmar Komisyonu Başkanı Mimar Ali Genç de üstlendiği projelerde yatırımcıya sağladığı “kot” avantajlarıyla yatırımcıların tercih etmek zorunda bırakıldığı diğer isim oldu. Kuşadası’nda çok sayıda mimar ve mühendisi projeleri belediye bürokrasisi içinde boğulduğu için iş yapamaz hale gelirken, bazı “özel” isimler servetlerine servet kattı.
Rant zincirini oluşturan aktörlerin üstlendiği projelerde ayrıcalıkların dışında bir başka ortak noktası da alt yükleniciler ve tedarikçiler konusunda sisteme dahil edilen firmaları tercih etmesi oldu. Yatırımcılar, proje sahipleri tarafından daha önceden belirlenmiş kuruluşlarla çalışmaya mecbur edilirken, Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in kendisine muhalif kabul ettiği kişilere ait firmalar iş yapamaz hale getirildi.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.