İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yerel seçimlere tek başına girecekleri yolundaki açıklamalarını sürekli tekrarlamasına rağmen, partisinin Kuşadası teşkilatı, CHP ile gizli ittifak yaptı. İyi Parti Kuşadası İlçe Başkanı Hayati Atlı’nın, CHP’li Belediye Başkanı Ömer Günel’in “kripto” danışmanı Erol Özkan’ın aday adaylığı açıklaması için İlçe Başkanlığının kapılarını açması ve yönetim olarak buradaki şova destek vermesi siyasi çevrelerde tepki ile karşılandı.
2019’daki yerel seçimlerde AK Parti Adayı Fuat Akdoğan’a destek veren, seçim sonrasında da sosyal medya hesaplarından CHP’li Ömer Günel’e muhalif paylaşımlarda bulunduktan sonra keskin bir “U” dönüşü yaparak Günel’in saflarına katılan Erol Özkan’ın ilçe Başkanı Hayati Atlı’nın desteği ile İyi Parti’den aday adayı olması farklı yorumlara neden oldu. Özkan’ın aday adaylığının Ömer Günel’in koltuğunu koruma planlarının bir parçası olduğuna dikkat çekilen yorumlarda, “İlçe yönetiminin Erol Özkan’ın yanında durması, bu göreve talip olan isimler için caydırıcı bir engel gibi görünüyor. Ayrıca düşük profile sahip bir ismin aday adayı olarak piyasaya sürülmesi, İyi Parti adına olumsuz bir algı oluşmasına neden olarak Ömer Günel’in bir muhalif oluşumu zayıflatması demektir” ifadeleri kullanıldı. Siyasi çevrelerde dillendirilen bir başka iddiada ise, Erol Özkan’ın “tavşan aday” olarak piyasaya sürüldüğü ve CHP’nin aday göstermemesi durumunda Günel için İyi Parti’nin yedek adres olduğu görüşü savunuldu.
Bu arada Meral Akşener’in “ittifaka kapıları kapattık” açıklamasına rağmen Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun “seçime birlikte gireceğiz” açıklamasına destek veren İyi Parti Kuşadası ilçe Başkanı Hayati Atlı’ya tepkiler çığ gibi büyüdü. 4.5 yıllık ortaklık döneminde Günel’e pek çok CHP’liden fazla destek veren Atlı’nın bir an önce bu görevden alınmasını isteyen İyi Partililer, “O koltukta oturduğu her gün biraz daha puan kaybediyoruz” diye konuştular.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.