clock December 24,2023
Zeytinyağında ihracata 20 yıl sonra yasak geldi

Zeytinyağında ihracata 20 yıl sonra yasak geldi

Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü, Tarım ve Orman Bakanlığının talebi üzerine 20 yıl aradan sonra zeytinyağının dökme olarak ihraç edilmesine yasak getirdi.

20 yıl önce, o zamanki adıyla Dış Ticaret Müsteşarlığı, 25 Aralık 2001 tarihinde aldığı kararla dökme zeytinyağı ihracatını 31 Ekim 2002 tarihine kadar yasaklamış ve büyük tartışmalara neden olmuştu. Aradan geçen 20 yılın sonunda yine zeytinyağının dökme olarak ihracatı yasaklandı. Alınan karar doğrultusunda 31 Ekim 2021 tarihine kadar zeytinyağı dökme olarak ihraç edilemeyecek. Sadece kutulu, ambalajlı ihraç edilmesine izin veriliyor.

GEREKÇESİ KORONAVİRÜS

Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Harun Seçkin, dünyada yağ ticaretinde çok ciddi bir artış olduğunu, özellikle ayçiçeği yağının fiyatının bile zeytinyağı fiyatına yaklaştığını belirterek böyle bir kararın alınmasında koronavirüs pandemisinin yarattığı belirsizlik ortamının önemli bir etkisi olduğunu söyledi.

Dünya gazetesinden Ali Ekber Yıldırım'ın telefonla görüştüğü Harun Seçkin, Rusya, Ukrayna ve birçok ülkenin üreticisi oldukları ayçiçeğinde ham yağda ve diğer bazı ürünlerde ihracatı zorlaştıran önlemler aldıklarını belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:

"Şu anda herkes belirsizlikten şikayetçi. Önümüzü göremiyoruz. Yarın ne olacağını bilemiyoruz. Özellikle yağ konusunda bazı ülkeler ihtiyaçlarının da üzerinde ürün alıyor. Biz de bu çerçevede dökme olarak zeytinyağımızın ihracatına bir kısıtlamanın uygun olacağını düşündük. Ambalajlı ve kutulu olarak ihracatta bir sıkıntı yok. Yine 5 kilo, 20 kiloluk kutularda ambalajlarda ihracat yapılıyor. Ama dökme olarak elimizdeki yağı bu belirsizlik ortamında dışarıya vermemiz doğru değil. Birçok ülke ürettiği, güçlü olduğu ürünlerde ihracata ek vergiler uyguluyor. Çünkü ihtiyacının üzerinde alım yapan, stok yapanlar da var."

"TÜKETİCİNİN LEHİNE OLACAK"

Bu uygulama ile katma değeri daha yüksek markalı ve ambalajlı ürünlere de zemin hazırladıklarını anlatan Seçkin, "Alınan karar tamamen dünyanın durumundan, belirsizlikten kaynaklanıyor. Özellikle pandemi şartları önlem almaya zorluyor. Ayrıca tüketicinin lehine bir karardır. Hem fiyat yönüyle hem de ürünün bulunabilirliği açısından tüketiciyi koruyan bir uygulama" dedi.

İHRACATÇILAR TEPKİLİ

Zeytinyağının dökme olarak ihraç edilmesine getirilen yasak ihracatçıların sert tepkisine neden oldu. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu 22 Mart Pazartesi günü basın toplantısı ile karara tepki göstermesi ve yasağın kalkmasını talep etmesi bekleniyor. Sezon ortasında ihracatın yasaklanmasının hem üreticiye hem de ülke ihracatına ciddi zarar vereceğini belirten ihracatçılar, yıllarca büyük çabalarla kazandıkları müşterileri, pazarları kaybedeceklerini iddia ediyor.

Bu yıl üretimin düşük olmasına bağlı olarak fiyatların bir miktar arttığına dikkat çeken ihracatçılar, Ankara'dan aldıkları bilgilere göre "zeytinyağı fiyatları gıda enflasyonunu artıracağı" gerekçesiyle yasak kararının alındığını, zeytinyağının gıda enflasyonundaki etkisinin yüzde 0.4 seviyelerinde olduğunu belirtiyor. İhracatçıların iddiası bu kararın zincir marketlerin baskısı ile alındığı yönünde. İç piyasada daha ucuza zeytinyağı satılması için zincir marketlerin bir süreden beri lobi yaptıkları, ihraç edilemeyen yağların marketlere yöneleceği vurgulanıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın talebi üzerine Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü zeytinyağının dökme olarak ihracatına yasak getirirken, bugün (20.3.2021) Resmi Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile ayçiçeği, kanola ve aspir ham yağına ve tohum olarak ithalatına uygulanan vergiler sıfırlanarak kapılar sonuna kadar açıldı. Bitkisel yağda dökme zeytinyağına ihracat yasağı gelirken, ayçiçeği, aspir ve kanolanın ithalatına vergiler getirilerek kolaylaştırıldı.

İHRACATIN YÜZDE 50'DEN FAZLASI DÖKME

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği her ay düzenli olarak ihracat verilerini açıklıyor. Son olarak 15 Mart 2021'de yayınlanan verilere bakıldığında son iki sezonda da dökme zeytinyağı ihracatı toplam ihracatın yarısından fazla. Varilli olarak yapılan ihracatın da yasak kapsamında olduğu dikkate alındığında kutulu zeytinyağı ihracatı yüzde 50'nin altında.

Sezon itibarıyla verilere bakıldığında, geçen sezon 1 Kasım 2019 ile 28 Şubat 2020 tarihleri arasında toplam 19 bin 714 bin ton zeytinyağı ihracatı gerçekleştirildi. Bu ihracatın yüzde 48'i dökme, yüzde 5'i varilli ve yüzde 47'si ise kutulu olarak ihraç edildi.

Bu sezon ise, 1 Kasım 2020'den 28 Şubat 2021'e kadar 16 bin 653 bin ton ihracat yapıldı. Bu ihracatın yüzde 47'si dökme, yüzde 4'ü varilli ve yüzde 49'u kutulu olarak ihraç edildi.

 

Yanıt Bırak

Yanıtı İptal Et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.

Bizi Takip Edin

Anket

vote-image

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?

17%
83%

Önemli Kategoriler

Son Yorumlar

  • user tarafından Sabiha

    Muhteşem yorummmm

    quoto
  • user tarafından Kuşadalı vatandaş

    by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????

    quoto
  • user tarafından Bahattin Karakaya

    Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.

    quoto