Kuşadası’nda Belediye Başkanı Ömer Günel’e yakınlığı ile tanınan işadamı Hakan Tanır ve ailesine ait Yılancıburnu’ndakii otelde yaşanan hukuksuzluklara her geçen gün yenileri eklenmeye başladı. 3. Derecede sit alanında olmasına rağmen Koruma İmar Planına aykırı kat çıktığı ve çekme mesafesine tecavüz ettiği gerekçesiyle eklentileri hakkında yıkım kararı verilen otelde mühürleme ve yıkım yapılmadığı gibi yıkılması gereken mekanlar büyütüldü. Söz konusu otel son olarak da imar planlarında 2319 sokak olarak belirlenen geçişi tel örgülerle kapatarak otopark olarak kullanmaya başladı.
Kuşadası kamuoyunda, aralarında ünlü siyasetçilerin de yer aldığı önemli konukları ile sık sık gündeme gelen TNR Otel’in inşaat macerası 2020 yılında başladı. Kuşadası Belediyesi’nden inşaat izni alan otel, 2021 yılında tamamlanarak hizmete girdi. Ancak otelin “Koruma Amaçlı İmar Planı”na aykırı inşa edildiği yolundaki şikayetler üzerine Koruma Kurulu tarafından Kuşadası Belediyesi’nin yapı kullanma belgesi düzenlediği yapıda inceleme yapıldı. Yapılan inceleme sonunda otelin bir katının kaçak olduğu, çekme mesafelerinin imar planına uymadığı, projede süs havuzu olarak gösterilen bölgeye yüzme havuzu yapıldığı anlaşıldı. Kurulun raporunda otelde yangın merdiveni bulunmadığına dikkat çekilerek imar planına aykırı bölümler yıkılıncaya kadar otelin mühürlenmesi istendi. Bu raporlardan sonra 3 yıldır bitmeyen bir yargı süreci başladı. Süreç devam ederken otel işletmecisi, yönetmeliklere uygun olmadığı yolunda rapor düzenlenen çekme mesafesi içine bir de yangın merdiveni inşa etti. Mühürleme işlemenin uygulanmadığı bu süreçte otel faaliyetine devam etti. Son olarak imar planlarında 2319 sokak olarak görünen bölgeyi tel örgülerle çeviren otel sahipleri, kaçak olduğu raporlarla kesinleşen son katın çatısını yeniledi.
Bu arada çevre sakinlerinin şikayetleri de devam etti. Kuşadası Belediyesi’nden bu şikayetlere verilen cevaplarda Belediye Encümeni tarafından ceza kesildiği ve yıkım kararı alındığına vurgu yapılarak, “tüm resmi kurumlarla birlikte koordineli olarak yasal süreç izlenmektedir” denildi. Ancak belediyeden yıkım veya yeni eklentilerin engellenmesi konusunda hiçbir müdahale gelmedi. Koruma İmar Planı yüzünden pek çok hak mahrumiyetine uğrayan çevre sakinleri, TNR Otel’de yaşanan gelişmeleri, “torpilin gücü yasaları solladı” şeklinde yorumladı.
İŞTE TORPİLLİ OTEL’DEKİ KANUNSUZLUKLARIN KRONOLOJİSİ:
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.