Kuşadası Ticaret Odası Başkanı Serdar Akdoğan, pandemi nedeniyle güç günler geçiren üyeleri için bir dizi destek istedi.
Kuşadası Ticaret Odası Başkanı Serdar Akdoğan, pandeminin yıkıcı etkilerinin devam ettiğini belirterek bu zor dönemde kapalı kalan ve faaliyetleri sınırlandırılan işletmelerin ayakta kalabilmeleri ve bu süreci atlatabilmeleri için yeni destekler sağlanmasını istedi. Akdoğan açıklamasında, ekonomik ve toplumsal dengeye dikkat çekerek Esnaf ve Sanatkarlar Odaları üyelerine sağlanan desteklerin benzer alanlarda faaliyet gösteren Ticaret Odası üyelerine de verilmesini talep etti. KUTO Başkanı Akdoğan, çağrısında taleplerini şu başlıklar altında topladı:
-Banka Kredilerinin yeniden yapılandırılarak ötelenmesi,
-Vergi ve prim borçlarının silinmesi,
-Ciro kaybına göre sicile bakılmaksızın en az 100 bin TL. ve en az 1 yıl geri ödemesiz düşük faizli kredi imkanı sağlanması,
-Kafe ve restoranların bir an önce açılması, ruhsatlarındaki saatler arasında hizmet vermeleri,
-2021 yılı sonuna kadar istihdam edilen personelin SGK yüklerinin işletmelerden alınması,
-İşyerlerinin kiralarıyla ilgili bir düzenleme yapılması,
-Stopaj ve harçların yıl sonuna kadar alınmaması,
-Turizm bölgelerinde faaliyet gösteren tüm işletmelere özel destekler sağlanması,
-Uzun süredir kapalı olan düğün salonları, sinema salonları v.b. işletmelerin açılma tarihlerinin açıklanması,
-KOSGEB’in 3 yıl geri ödemesiz, faizsiz kredi desteğinin kapılarını hiç açmayan diğer sektörler için de sağlanması,
-Esnaf ve Sanatkarlar Odaları’na bağlı işletmelere sağlanan desteklerin benzer alanlarda faaliyet gösteren Ticaret Odası firmalarımıza da verilmesi, ekonomik ve toplumsal denge açısından önem arzetmektedir.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.