Son Dakika Haberleri
slkajans
Feb 25 2024
9Eski Belediye Başkanlarından Vefa Ülgür’ün bağımsız aday olarak başvurmasından sonra siyasi dengelerin alt üst olduğu Selçuk’ta CHP, seçimin kaderini masa başında değiştirmek için başvuruda bulundu. İlçe Başkanı İpek Onbaşıoğlu’nun yarışın favorisi Ülgür’ün adaylığının düşürülmesi için İlçe Seçim Kurulu’na yaptığı başvuru reddedildi. CHP’nin adayı Filiz Ceritoğlu Seangel’in kazanma şansının azalmasından sonra yaptığı bu girişim, hem seçime, hem de seçmen iradesine darbe olarak nitelendirildi. Vatandaşlar seçimin kaderinin masa başında değil, sandıkta belirlenmesi gerektiği çağrısı yaptılar.
CHP Selçuk İlçe Başkanlığı, bağımsız adaylığını açıklayan Selçuk eski İlçe Başkanı Hüseyin Vefa Ülgür için İlçe Seçim Kurulu’na başvurdu. İlçe Başkanı İpek Onbaşıoğlu imzası ile yapılan başvuruda, bağımsız adaylık başvurusunda bulunan Hüseyin Vefa Ülgür’ün aynı zamanda CHP’den de aday adayı olduğu vurgulanarak, bu durumun kanunlara ve YSK kararlarına aykırı olduğu iddia edildi ve Ülgür’ün adaylık başvurusunun düşürülmesi istendi.
CHP Selçuk İlçe Başkanlığı’nım başvurusunu görüşen Selçuk İlçe Seçim Kurulu, başvuruyu inceledikten sonra verdiği kararda Hüseyin Vefa Ülgür’ün bağımsız adaylık başvurusunun kanunlara ve YSK kararlarına uygun olduğuna karar vererek CHP Selçuk İlçe Başkanlığı’nın başvurusunu reddetti. Selçuk İlçe Seçim Kurulu tarafından verilen ret kararında şu gerekçelere yer verildi:
GEREKÇELİ KARAR
“Kurulumuzca yapılan değerlendirme neticesinde, Siyasi Partiler Kanunu’nun 37. ve 40. Maddelerini ve Milletvekili Seçim Kanunu’nun 16. maddelerini birlikte değerlendirdiğimizde, yasaklanan durumun seçim kurullarının gözetim ve denetimi altında yapılan ön seçim ve teşkilat yoklamasına katılan aday adaylarının başka bir partiden aday gösterilemeyeceğidir. Bir siyasi partiden merkez yoklamasına katılan aday adayının, o partiye ait aday listesinin il/ilçe seçim kurullarına verilmesinden önce aday adaylığından ayrıldığı taktirde partisinden vaki aday adaylığından vazgeçmiş sayılacağından, başka bir siyasi partiden merkez yoklamasına katılabileceği gibi partisinden istifa etmesi koşuluyla bağımsız aday da olabileceğinden itiraz dilekçesinde belirtildiği üzere itiraza konu bağımsız adayın başka bir partiden adaylık başvurusu yapmadığı, merkez yoklamasına katılmadığı gibi itiraz eden partinin de üyesi olmadığı, daha öncesinden partisinden ihraç edilmiş olduğu, bu sebeple bağımsız aday olabileceğinden talebin reddine dair oy çokluğu ile karar verilmesi gerekmiştir.”
Öte yandan, ilçe seçim kurulu kararına CHP’li seçim kurulu üyesi Didem Altınel’in muhalefet şerhi koyduğu öğrenildi. Selçuk İlçe Seçim Kurulu’nun CHP’nin başvurusunu reddetmesinin ardından CHP Selçuk yönetiminin itirazını İzmir İl Seçim Kurulu’na, oradan da ret kararı çıkması durumunda ise Yüksek Seçim Kurulu’na taşıyacağı öğrenildi. Yüksek Seçim Kurulu Kararı’na ise itiraz hakkı bulunmuyor.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal Et
Popüler Haberler
Anket
Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Galeri Haber
Son Yorumlar
-
Muhteşem yorummmm
-
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.