Kuşadası Mal Müdürlüğü’nün 1 milyon 26 bin liraya sattığı Kirazlı sınırında 344 bin 068 metre karelik arsaya, imara açıldıktan sonra 950 milyon lira fiyatla müşteri aranmaya başladı
Emlak tarihinde eşi benzeri görülmemiş rant öyküsü, 2005 yılında başladı. Kirazlı Köyü sınırında bulunan ve mülkiyeti Orman Bakanlığı’na ait 344 bin 068 metre karelik bir arsa, Defterdarlık oluruyla Kuşadası Mal Müdürlüğü tarafından açık arttırma ile satışa çıkartıldı. Fundalık ve makilik vasfı taşıdığı duyurulan arsaya en yüksek fiyatı Nazir Arslan isimli bir girişimci verdi. 27 Temmuz 2005 tarihinde gerçekleşen ihale sonucunda Arslan ve ortağı bir milyon 26 bin lira bedelle arsanın yeni sahibi oldu.
Satış o dönemde büyük tepki uyandırdı. Dönemin CHP Ankara Milletvekili A.İsmet Çanakçı, orman arazilerinin rant uğruna kurban edildiği iddiasıyla TBMM’ye bir soru önergesi verdi. Dönemin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise Çanakçı’nın önergesine, söz konusu arazinin orman vasfı taşımadığını, Kuşadası Orman Bölge Şefliği’nden adı geçen arsa için fundalık ve makilik raporu verildiğini iddia etti. Unakıtan, Kuşadası Türkmen Mahallesi 402/8 nolu parselde kayıtlı taşınmazın 66 bin metre karelik bölümünde tarım yapıldığı bilgisini aktardıktan sonra satışın önünde hiçbir yasal engel bulunmadığını savundu.
Gürültülü ihalede o günkü kurlar ile arsaya 744 bin dolar bedelle sahip olan Nazir Arslan, uzun süre hiçbir girişimde bulunmadı. Aynı Nazir Arslan, 2017 yılında araziyi turizme açmak istediğini belirterek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Arslan’ın başvurusu sonucunda Kirazı Köyü sınırındaki deniz manzaralı arazi, 1/5000’lik ve 1/1000’lik planlarda düzenlemeler yapılarak turizm ve ticaret alanı olarak imara açıldı.
İmar Durumu kesinleştikten sonra Nazir Arslan, 2017 yılı sonunda aynı yıl kamuoyuna arazide Türkiye’nin ilk ve Avrupa’nın en kapsamlı Yaşlı Bakım Evi – Geriatri ve Rehabilitasyon Merkezi Projesini hayata geçireceğini duyurdu.
Arslan, bu iddialı projeyi tanıtmak amacıyla 2 yıl boyunca TURSAB dahil olmak üzere pek çok meslek odası ve kuruluş için tanıtım toplantıları düzenledi, pek çok TV programına katıldı, çeşitli bakanlıklara ayrıntılı dosyalar sundu. Arslan’ın Yaşlı Bakım Evi-Geriatri ve Rehabilitasyon Merkezi ile ilgili tanıtım faaliyetleri 2020 yılının ilk aylarında da devam etti.
2020 yılı başında Turizm amaçlı olduğu duyurulan yatırımla ilgili tanıtım faaliyetleri yavaşlarken, aynı bölgedeki komşu parsellerde yapılaşma konusunda girişimler hız kazandı. Kamuoyu, “iyi tarım” uygulamaları konusunda pilot bölge ilan edilen Kirazlı sınırında neler olup-bittiğini merakla beklerken, üzerinde Türkiye’nin ilk, Avrupa’nın en büyük Arslan’ın Yaşlı Bakım Evi-Geriatri ve Rehabilitasyon Merkezi’nin inşa edileceği açıklanan arsanın Diyarbakırlı bir aracı tarafından satışa çıkarıldığı ortaya çıkarıldı. Sahibinden.com’a “arapça” ilanlar veren Azizoğlu Gayrimenkul Danışmanlığı, Kuşadası Tapusu’nda Türkmen Mahallesi 402/8 nolu parselde kayıtlı 344 bin 068 metre kare büyüklüğündeki arsa için 950 milyon Türk Lirası bedel istendiğini duyurdu. Metrekaresine 2 bin 772 lira kıymet biçilen arsanın değeri bugünkü kurlarla 127 milyon 860 bin dolara ulaşmış oldu. Böylece Nazir Arslan, 2005 yılındaki olaylı ihaleden 127 milyon dolar gibi müthiş bir kar elde etme şansı yakaladı.
Bu arada satışı üstlenen aracı Azizoğlu Gayrimenkul Danışmanlığı firmasının, reklamı arapça yayınlaması, potansiyel müşterinin Katar veya Kuveyt’te arandığı yolunda değerlendirildi. Son aylarda Kuşadası Tapu Müdürlüğü ve Kuşadası Belediyesi’nin bazı Arap yatırımcılar tarafından ziyaret edilmesi bu iddiaları güçlendirdi.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.