Kuşadası Belediyesi ile Su Ürünleri Kooperatifi arasında tahliye ihtilafı devam ederken, belediye ekipleri kooperatif avukatı Mahmut Kazancıoğlu’nun müvekkili olan bir şirkete ait turistik tesisi yerle bir etti. Kuşadası’nda 3 bine yakın bina hakkında yıkım kararı bulunmasına rağmen, imar planını Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayladığı tesisin yerle bir edilmesi Avukat Kazancıoğlu’nun Balıkçılar Kahvesi konusundaki hukuki hamleleri ve belediyeyi suçlamalarının intikamı olarak değerlendirildi.
Edinilen bilgiye göre, avukatlığını Mahmut Kazancıoğlu’nun yaptığı yatırımcı şirket, sahibi olduğu ve büyüklüğü 15 bin 803 metrekareyi bulan Kirazlı sınırları içindeki 116 Ada, 48, 49 ve 50 numaralı parsellerde yaşlı sağlık turizmi inşa edebilmek için ilk başvuruyu Kuşadası Belediyesi’ne yaptı. Ancak yasal süresi içinde plan değişikliğine yanıt verilmeyince, şirket rotayı Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı’na çevirdi. Bakanlığın 1/1000’lik imar planlarına onay vermesinden sonra da 120 yataklı tesisin inşaatına başlandı. Ancak Kuşadası Belediyesi, çevresinde çok sayıda 3 katlı villanın yer aldığı parsellerin üst ölçekli planlarda tarım arazisi olarak göründüğünü gerekçe göstererek 2 Mart 2023 tarihinde söz konusu yatırım için yıkım kararı aldı. 3 bine yakın örneğinde olduğu gibi bugüne kadar yıkım konusunda harekete geçmeyen Belediye, Avukat Kazancıoğlu’nun belediyenin Balıkçılar Kahvesi konusundaki uygulamalarının hukuksuz olduğu yolundaki açıklamalarının üzerinden 48 saat bile geçmeden zengin Avrupalı turistlerin ağırlamayı hedefleyen ve 2 katlı yapılardan oluşan tesise gelerek yıkım işlemini başlattı.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.