Selçuklu Torna ustası Burhan Öznur’un ürettiği “Oğuzhan” markalı makineler, 48 kentte yüzlerce kişiye istihdam yaratırken, 7 ülkeye ihraç edilerek Türkiye’ye döviz yaratan bir değer oldu.
Turizm ve tarımın merkezi olarak bilinen Selçuk, Tornacı Burhan Öznur’un Küçük Sanayi Sitesi’ndeki mütevazi dükkanında gerçekleştirdiği büyük mucizeyle yeni bir değerin sahibi oldu. Tarımsal sanayi dışında üretimin yapılmadığı tarihi ilçe, Öznur’un Türkiye’nin dört bir yanına yayılan makineleri sayesinde, teknoloji merkezi yolunda önemli bir adım attı. Burhan Öznur’un “Oğuzhan” markalı makineleri 7 ülkeye ihraç edilerek Türkiye’ye döviz kazandıran bir değer halini aldı.
Küçük Sanayi Sitesi’nde 12 yıl önce faaliyete geçen dükkanında üretim sektöründe kullanılan sabun makinesi, yoğurma makinesi, tam otomatik finiş makinası üreten Burhan Öznur’un “Oğuzhan” markalı ürünleri 48 ilde alıcı buldu. Oğuzhan markalı makineler, kullanıldığı işletmelerde yüzlerce insana da istihdam yarattı. Burhan Öznur’un gözbebeği olan makinelerle üretilen pek çok mamul market raflarından günlük hayatımıza kadar girerken, dış pazarda da büyük ilgi çekti. “Yerli Malı” sertifikalı ürünlerine yurt dışından gelen talepleri karşılamaya başlayan Öznur, kısa sürede 7 ülkeye ihracat yaptı.
Koyu bir Beşiktaş hayranı olan ve halen MHP rozetiyle Selçuk Belediyesi Meclis üyeliği görevini sürdüren Burhan Öznur, Oğuzhan markasıyla yakaladığı başarıyı “inanmak ve çalışmak” sözleriyle anlattı. Mesleğine büyük saygı duyduğunu ve teknolojik gelişmeleri yakından izlemeye büyük özen gösterdiğini belirten Öznur, “Hangi sektörde olursa olsun başarıya ulaşmak istiyorsan önce inanacaksın. Sonra da inandığın yolda yılmadan çalışacaksın. Benim felsefem de bu. Bunun dışında mesleğimle ilgili her türlü gelişmeleri çok yakından izlemeye özen gösteriyorum. Bu da bizim kendimizi yenilememizi sağlıyor. Zira makine sanayi gibi bir sektörde faaliyet gösteriyorsanız, yeniliklere ayak uydurabilmek ve üretim yelpazenizi güncellemek son derece önemli. Bütün bunlara bir de ürettiğiniz ürünün arkasında durmayı eklerseniz, başarıya ulaşırsınız” diye konuştu.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.