Geçtiğimiz cumartesi gece yarısı, hukuksuz bir baskınla Su Ürünleri Kooperatifi’nin faaliyet gösterdiği Balıkçılar Kahvesi’nin kapısına kilit vuran Kuşadası Belediyesi hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu. Kooperatif yönetimi, olayın ortaya çıkmasından sonra yaptığı açıklamanın gerçekleri yansıtmadığı gerekçesiyle Başkan Yardımcısı Yusuf Atak’ı da kınadı.
Olay sırasında ilçe dışında olduğu belirtilen Su Ürünleri Kooperatifi avukatı Mahmut Kazancıoğlu, yasadışı işleme ilk tepkisini Belediye’nin Yusuf Atak imzasıyla sosyal medya hesabından paylaşılan açıklamasına yaptığı yorumda ortaya koydu. Kukuki işlemleri sonuna kadar sürdüreceklerini vurgulayan Kazancıoğlu, “Kuşadası Belediyesinin bu eylemini haklı ve yasal kılacak hiçbir gerekçe söz konusu değil. Müvekkilim olan Kuşadası Su Ürünleri Kooperatifi yetkilileri Kuşadası Belediyesi ile yaşanan tüm süreçteki yasal olmayan eylem ve işlemlerle ilgili tüm ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunacak ve yasal süreci sonuna kadar sürdürecektir. Kamuoyunu eksik bilgilendirmek suretiyle haklı mücadelenin engellenmesi mümkün değildir” ifadesini kullandı.
Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Serkan Altındiş ise belediyenin açıklamasının gerçekleri gizlediğini belirtti. Başkan Altındiş, “Yusuf Atak tarafından yapılan yazılı açıklama doğruları ortaya koymayan, gerçeklerin gizlendiği bir açıklamadır. Bu, kamuoyu baskısını kırmaya yönelik nafile bir gayrettir. Kuşadası Belediyesi’nin bu hukuka aykırı eyleminin hiçbir dayanağı yoktur. Bu gerçeğe uymayan açıklamayı şiddetle kınıyoruz. Kuşadası halkının da davasında haklı Kuşadası Balıkçılarının yanında olduğundan eminiz” diye konuştu.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.