EMİNE KILIÇ
Aklımızın ucundan dahi geçmeyen bir durumla karşı karşıya olduğumuz bu zor günleri bazılarımız maalesef çok daha zor, çok daha ağır kosullarda atlatmaya çalışıyor. Hiç bir geliri olmadığı halde çocuklarının ihtiyaçlarına yetişmeye, evlerinin eksiklerini, kirasını, faturalarını bir şekilde karşilamaya çalışıyor
Hızla yayılan bu virüsten, bir an önce kurtulup, eski düzenimize geçmeye çaliştığımız bir dönemden geçiyoruz. Yine de soframiza sıcak bir yemek koyabileceğimiz, kapımızı kapatığımızda ısındığımız bir evimiz varsa, çok şanslıyız.
Birçok kişinin ekmek kapısı olan turizmin durmasıyla insanlarımiz çok büyük finansal sıkıntı çekmekte, daha önce ailelerine rahatlıkla bakabilirken, bu dönemde hiç bir seye yetememek onları hem maddi, hem de manevi olarak cok yıpratır hale geldi. Mübarek ayı yaşamaya başladığımız şu günlerde insanlar nasıl iftar yapacağını kara kara düşünüyor.
Bu konuda bizlere çok büyük bir görev düşüyor. Tanıdığımız, tanımadığımız aileler bu kadar dardayken, rahatca sahura uyanmak, iftar açmak çok güç.
Bizler tam da bu noktada imdada yetişiyoruz. Şu anda olmak istediğimiz bir platformda bir araya geldik. Tek amaç için, tamamen insani duygularla yardım ve iyi niyeti ilke edinerek kollarımızı sıvadık. Kimi zaman çocuklarımıza mont, bot; yeni doğan bebeklerimize bez, mama, giyecek, ikinci el eşya, kimi zaman da hastalarımıza ilaç, psikolojik desteğe ihtiyacı olan kadınlarımıza destek, oğrencilerimize kırtasiye, tablet, gıda, kahvaltılık, kömür ve niceleri olduk.
Bize talep geldikce destek olmaya devam edecegiz. Bıkmadan usanmadan yaptıklarımız yapacaklarimizin teminatıdır inanci ile yola devam etmekteyiz.
Gonüllük esasına dayanan İmece Grubumuzla, yardımseverler sayesinde , gerçek ihtiyac sahiplerine tüm gerekenleri tedarik ettik ve etmeye devam ediyoruz.
Biz, İMECE ve Yardımlaşma Derneği olarak, hiç bir karşılık beklemeden yardıma muhtaçların yaralarına merhem oluyoruz.
Gönlünüzden kopan en ufak bir bağış bile, o insanlara büyük bir yardım ve umut olarak geri dönüyor.
Lütfen her zaman hatırlayalım ki, kullanmadığınız bir tencere, artık giymediğiniz bir giysi, bütçenizden ayırabildiğiniz miktarla bağışlanan hediye ceki ihtiyaç sahibi aileler icin çok şey ifade ediyor.
Bazen bir kisi bile dünyayı değiştirebilir ve birlikten kuvvet doğar.
Gelin siz de bu çorbaya biraz tuz, yaralara merhem, muhtaçlara bir umut olun.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.