TSK, Irak'ın kuzeyinde 10 Şubat’ta düzenlediği ‘Pençe Kartal-2’ operasyonunun ardından dün gece yeni bir operasyon başlattı.
Metina bölgesi ağırlıklı olmak üzere Zap, Avaşin, Basyan, Kandil ve Gara bölgelerini kapsayan operasyonda, belirlenen PKK hedefleri savaş uçakları tarafından vuruldu.
Harekata katılan yaklaşık 50 uçak, sınırı geçip teröristlere bomba yağdırdı. Harekat boyunca savaş uçaklarının, havada kalan tanker uçaklarından yakıt ikmali yaptığı belirtildi.
İHA VE SİHA'LAR DA GÖREV ALDI
Operasyonda TSK’ya ait yerli İHA ve SİHA’lar da görev aldı. SİHA’lar ile ATAK helikopterleri, hava harekatı sırasında teröristlerin kaçış noktalarını bombaladı.
Hava harekatı ile birlikte komandolar da helikopterlerle bölgeye indirildi. Ayrıca sınır hattında görev yapan Mehmetçik de PKK hedeflerinin vurulduğu bölgelerde temizlik çalışması yaptı. Saha temizliği çalışmasına komandolar ve özel kuvvetlerden oluşan kara birlikleri katıldı.
ÇOK SAYIDA HEDEF VURULDU
Operasyonda PKK’lı teröristlerin yuvalandığı sığınak ve barınak olarak kullanılan çok sayıda hedef imha edildi. Ayrıca terör örgütünün cephane olarak kullandığı mağaralar da vuruldu. Türkiye’ye sızmak için hazırlık yaptığı değerlendirilen teröristlerin ağır kayıplar verdiği belirtildi.
Uzmanlar, Metina bölgesi ve çevresinde bulunan Avaşin, Basyan ve Zap bölgelerinde PKK kamplarının bulunduğunu, bu bölgelerdeki terör varlığının sona erdirilmesi için harekatın önemli olduğunu söyledi.
BAKAN AKAR’DAN AÇIKLAMA
Operasyonla ilgili Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’dan açıklama geldi. Çok sayıda teröristin etkisiz hale getirildiğini ifade eden Akar, “Teröristlerin barınak, sığınak ve mağaralarından oluşan 400’e yakın hedef kara ateş destek vasıtalarıyla, 60’tan fazla hedef ise Hava Kuvvetleri unsurlarımız tarafından etki altına alınmış bulunmaktadır. Çok sayıda teröristin de bu operasyon sayesinde etkisiz hale getirildiği değerlendirilmektedir” ifadelerini kullandı.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.