clock December 24,2023
Kuşadası dağlarında talan izleri!

Kuşadası dağlarında talan izleri!

Eteklerinde Ege Mahallesi’nin yer aldığı Pilav dağı olarak anılan bölgede makilik alanlar sistemli bir şekilde yok edilmeye başladı, açılan araziye kamyonlar dolusu moloz dolduruldu.

Yeşilin giderek tükendiği Kuşadası’nda doğaya son darbe Pilav Dağı çevresinde indirildi. Makilik alanların yok edildiği Ege Mahallesi sırtlarında, bazı bölgelerde de köklenen bitkilerin yerine kamyonlar dolusu moloz dökümü yapıldığı gözlendi. Yerleşim bölgesi dışında yürütülen çalışmalar kafalarda, “bölge imara mı açılıyor?” sorusu yaratırken Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD),  yamaçlardaki yeşil talanın yaratacağı tehlikeye dikkat çekti.

Aylardır, Kuveytliler için yeni yaşam alanlarının oluşturulacağı iddia edilen Kuşadası’nda düze inen bir domuzun araç çarpması sonucu ölmesi üzerine gözler Pilav Dağı ve çevresine çevrildi. Olayın yaşandığı bölgede bir araştırma yapan Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) yetkilileri, yabani hayvanların yaşam alanları tahrip edildiği için meydana geldiğini belirttiler. EKODOSD tarafından yapılan açıklamada, Pilav Dağı’ndaki tahribata da dikkat çekildi. Derneğin, sosyal medya hesabından paylaşılan açıklamasında şöyle denildi:

“Böyle olayları Kuşadası’nda daha sık görebiliriz. Bunun nedeni de domuzların önemli yaşam alanları olan makiliklerinin sürekli tahrip edildiğini görmekteyiz. Şu anda kentin içinden Ege Mahallesinin arkasındaki Kuşadası Dağları’na bakıldığında makiliklerin yaygın bir şekilde açıldığını görmekteyiz.

Kuşadası’nın doğal bitki örtüsünün en güzel örneklerinin görüldüğü ve başta domuzlar olmak üzere tüm yaban hayvanlarının önemli yaşam alanları olan bu makilikler tahrip edilerek, Kuşadası’nın dağları niçin açılmaktadır?

Eğer bu tahribatlar böyle devam ederse, domuzları, tilkileri, sansarları, porsukları kentin içinde daha yaygın bir şekilde görecek ve kentin ikliminin giderek olumsuz yönde değiştiğini, yeşil dokunun ve su kaynaklarının gittikçe azaldığını, yaşanabilir bir kentten iyice uzaklaştığını ve insanların mutsuz olduğunu göreceğiz.”

EKODOSD,  bölgedeki yeşil kıyımın doğada yaratacağı tahribata vurgu yaparken, bölge sakinleri ortaya ilginç bir iddia attı. Son aylarda çevrede belirgin bir hareketlilik yaşandığını ifade eden çevre sakinleri, resmi plakalı araçların sık sık makiliklerin yok edildiği alanı ziyaret ettiğini anlatan iddia sahipleri, ziyaretçiler arasında bazı belediye yetkilerinin de yer aldığını savundu.

Yanıt Bırak

Yanıtı İptal Et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.

Bizi Takip Edin

Anket

vote-image

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?

17%
83%

Önemli Kategoriler

Son Yorumlar

  • user tarafından Sabiha

    Muhteşem yorummmm

    quoto
  • user tarafından Kuşadalı vatandaş

    by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????

    quoto
  • user tarafından Bahattin Karakaya

    Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.

    quoto