clock December 24,2023
 Hobi bahçelerinde yeni tuzaklar!

Hobi bahçelerinde yeni tuzaklar!

HASAN GÖÇMEN

Daha önceki köşe yazılarımdan birinde “HOBİ BAHÇESİ YALANI” ile vatandaşlarımızın nasıl mağdur edildiğinden bahsetmiştim. Bu yazım çok ilgi görmüş ve birçok vatandaşımızın bu konuda bilgi sahibi olmuş, dolayısıyla hobi bahçesi hevesi olanlar bir kez daha düşünerek mağdur olmaktan kurtulmuşlardır.

Hobi Bahçesi tuzağını kuranlardan ise yalanlarını ortaya çıkardığım için olumsuz tepkiler aldığım olmuştur.

Bu yazımda sistemin nasıl kurulduğunu ve gelen son yasaklarla birlikte hobi bahçesini kurarak yaptıkları hobi bahçesi evleri yıkılan ve bu nedenle parselledikleri arazileri yeni tuzaklar kurarak nasıl pazarlamaya çalıştıklarından bahsedeceğim.

KOOPERATİF FORMÜLLERİ

Bu işi yapan akıllılar önce 1163 sayılı kooperatifler kanununa göre bir adres gösterip 7 kişi bir araya gelerek bir kooperatif kuruyor. Bu iş, neredeyse bir şirket kurmak kadar kolaydır. Notere ana sözleşmeyi onaylatıp ticaret sicil gazetesinde yayınlandıktan sonra kooperatif resmi hale geliyor. Sonra nitelikli ya da niteliksiz bir tarım arazisi bularak satın alınıyor. Örneğin 500.000 TL ye 10.000 m2 arazi alınıp 500 m2’lik bölümler şeklinde kroki üzerinde parselleniyor. Oluşan 20 parsel kooperatif hissesi satıyoruz mantığı ile her bir bölümü 100.000 TL den noter kanalıyla vatandaşlara satılıyor. Arazi konumu iyi ise orta gelirli vatandaş 1 hisse alırken parası olanlar 3-5 hisse satın alıyor. Buraya ev yapabileceğini düşünen vatandaşlar çok ucuza arsa kapattığını hayal ediyor.

NOTERDEN YAPILAN SATIŞLAR

Oysaki işin ucu öyle değil. Noter kanalıyla yapılan satışların Tapu müdürlüklerinde bir geçerliliği yok. Bir tarım arazi parselinin dikili arazilerde 5.000 m2, diğer arazilerde ise 20.000 m2 den daha aşağı bölünme şansı yok. Yani ifraz edilemez. Vatandaş ne bilsin Noterden araba satışı gibi düşünerek rahat rahat kooperatif hissesini satın alıyor. Bunu bilerek satın alan vatandaşlar da var. Bunlara da bu akıllılar ne yazık ki çözüm bulmuş durumda. Kooperatifçilik kanununun 83. Maddesini kullanıyorlar.

“Kooperatifçilik Kanunu Madde 83 – Tasfiye haline giren kooperatifin bütün borçları ödendikten ve ortak pay bedelleri geri verildikten sonra kalan mallar ancak Anasözleşmede bu husus öngörülmüş olduğu takdirde, ortaklar arasında paylaştırılır. Anasözleşmede başka bir hal tarzı kabul edilmiş olmadıkça paylaştırma, dağılma anında kayıtlı ortaklar veya hukuki halefleri arasında eşit olarak yapılır. Ortaklara paylaştırma yapılacağına dair Anasözleşmede açıklama olmadığı takdirde tasfiye neticesinden arta kalan miktar, kooperatifleşme amacına uygun olarak harcanmak üzere Türkiye Milli Kooperatifler Birliğine bırakılır”

KANUNDAKİ BOŞLUKLAR

Araziyi bölmek ve ortaklarına paylaştırmak için kooperatif fesh ediliyor ve arazi bu madde gereğince ortaklara eşit oranda paylaştırılıyor. İşte bu mesele kanundaki hükümleri kullanarak Tarım arazilerini bölmenin bir yöntemi olarak kullanılıyor. Olmadı mahkeme kanunun bu maddesi gereği malları bölebiliyor. Tabi bilmedikleri mesele şu her ne kadar kooperatifin fesh edilmesi nedeniyle bir tarım arazisi ortaklarına mahkeme kararıyla bölünse bile Tarım ve Tapu Müdürlükleri gene size ayrı tapu veremiyor. Ancak hisseli tapu verebiliyor. Yani yukarıdaki örnekten yola çıkacak olursak 10.000 m2 yüzölçümlü bir tarım arazisinin 1/20 sinin hissedarı olabiliyorsunuz.

YENİ NESİL EV FORMÜLLERİ

Gelelim bu akıllılar yıkılan hobi bahçesi evlerinin yerine nasıl bir çözüm bulmuşlar. Adına MOBILE HAUSE veya TINY HAUSE dedikleri tekerlekli evler. Tarım bakanlığı ya da Belediyeler buna karışamıyor. Karayolları mevzuatına tabi oluyor. Bir tırın dorsesi ya da bir römork karavan gibi değerlendirilerek plaka çıkartılıyor. Yani bu durumda sizi denetleyecek tek kurum Karayolları veya Trafik polisi oluyor.

Türk insanının pratik zekâsı gibi görünen bu durum merak etmeyin çok sürmeyecek. Tarım Bakanlığı mutlaka bunun da önüne geçecektir.

Alicengiz oyunlarıyla bu iş yürümeyecektir. Bazı belediyeler bu tür alanlarda bana 50- 100 m2 de olsa ruhsatlı bir bina göster sana Kamping ruhsatı vereyim su bağlayayım yaklaşımını da sergilemiyor değil.

Özetleyecek olursak en son çözüm gibi görünen tekerlekli evler de elinizde kalabilir. Lütfen bu oyunlara gelmeyin. Mutlaka mevzuat okuyun ya da bir resmi kuruma sorun.

Hangi kurumlara mı? Tarım, Tapu, Kadastro, Belediye, elektrik ve su idareleri.

Sağlıcakla Kalın.

hasmen@hotmail.com

Yanıt Bırak

Yanıtı İptal Et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.

Bizi Takip Edin

Anket

vote-image

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?

17%
83%

Önemli Kategoriler

Son Yorumlar

  • user tarafından Sabiha

    Muhteşem yorummmm

    quoto
  • user tarafından Kuşadalı vatandaş

    by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????

    quoto
  • user tarafından Bahattin Karakaya

    Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.

    quoto