CHP’de parti üyelerinin iradesine ipotek koymaya kalkışan Aydın İl Başkanı Hikmet Saatçi ile Kuşadası İlçe Başkanı Mehmet Gürbilek, gözden çıkartıldı. Seçmen nezdinde kredisi tükenmesine rağmen Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel taraftarlığına soyunan iki başkana da partinin her kesiminden tepki yağdı. Kuşadası’nda aday adaylığını açıklayan isimler ortak bir açıklama yaparak İlçe Başkanı Gürbilek’i tarafsızlığa çağırdı.
CHP’nin Kuşadası aday adayları, başvuruları sırasında İlçe Başkanlığını terk eden Gürbilek’in geçtiğimiz günlerde Ömer Günel’i aday ilan ederek, parti içi demokrasiyi hiçe saydığını vurguladılar. Aday adayları, CHP Genel Merkezi’nin istifa etmediği takdirde Ocak ayı içinde görevden alınması planlanan Gürbilek’e yaptıkları tarafsızlık çağrısında şu ifadelere yer verdiler:
ZEHİR ZEMBEREK ÇAĞRI
“Partimizde Belediye Başkan aday adaylığı ve meclis üyesi aday adaylığı süreçleri, 100 yıllık Cumhuriyet Halk partisine yakışır, tüm adaylara eşit mesafede olunması partimizin birlik ve bütünlüğü açısında hayati önem taşımaktadır.
Cumhuriyet Halk Partisinde yaşanacak bayrak yarışında sorumlu mevkilerdeki yöneticilerimizin tüm aday adaylarına eşit mesafede olmaları, Cumhuriyet Halk Partisinin demokrasi kültürünün gereğidir.
İlçe Başkanı Sayın Mehmet Gürbilek; basına verdiği demeçlerde adayının Ömer Günel olduğunu açıkça beyan ederek parti içi demokrasiyi hiçe saymaktadır.
Yerel yönetimin etkisinde kalarak, il başkanı, Parti Meclisi, Merkez Yürütme kurulunu yok sayarak aday adaylık kurumunu yıpratmaya yönelik çabaların partimize zarar vermektedir. Bu referansla İlçe başkanı ve bazı yöneticilerimizi, sorumlu davranmaya davet ediyoruz.
Aşağıda imzası olan Belediye başkan aday adayları olarak, partimizin birlik ve bütünlüğünü korumak asli görevimizdir.
Sorumlu mevkilerdeki yöneticilerimizin parti içi demokrasiyi önceleyerek, şeffaf ve demokratik bir şekilde aday adaylığı süreçlerini tamamlanmasını talep ediyor, ilgilileri tarafsızlığa davet ediyoruz.”
HİKMET SAATÇİ’NİN BÜYÜK GAFLARI
CHP Kurutay’ı öncesinde, Genel Başkan seçiminde sınıf arkadaşı Özgür Özel’i destekleyeceğini açıkladığı için teamüllere rağmen Çine Belediye Başkanı Enver Salih Dinçer’i, kurultay delege listesine yazmayan Aydın İl Başkanı Hikmet Saatçi’nin gözden düşüşü bu manevranın yeni Genel Başkan Özgür Özel ve değişimin mimarlarından Ekrem İmamoğlu’na iletilmesi ile başladı. Kuşadası İlçe Başkanı Mehmet Gürbilek’in parti tüzüğünü yok sayan çıkışı karşısında bile sessiz kalan Saatçi’nin, eski başkan Özer Kayalı, Kuşadası’nın son halini eleştirince hemen savunmaya geçti. Ömer Günel’in CHP’li eski başkanları sürekli karaladığı icraatlarına alkış tutan Saatçi’nin, Günel dönemine yönelik en küçük eleştiriyi bile hazmedemeyişi Kuşadası’nda CHP tabanında büyük rahatsızlık yarattı. Çok sayıda partili, yerel seçimlerden sonra görevden alınması beklenen Saatçi’ye tepki için Genel Merkez’i mesaj bombardımanına tuttu. Genel Merkez’in Saatçi’yi yerel seçimlerin ardından görevden alacağı iddia edildi.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal EtPopüler Haberler
Anket

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Son Yorumlar
-
tarafından Sabiha
Muhteşem yorummmm
-
tarafından Kuşadalı vatandaş
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
tarafından Bahattin Karakaya
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.