clock December 24,2023
Aynı mahallede iki sır ölüm

Aynı mahallede iki sır ölüm

Kuşadası Camiatik Mahallesi’nde komşulardan gelen ihbarları değerlendiren polis, gittiği iki adreste 2 cesetle karşılaştı.

 İlk olay, Camiatik Mahallesi Hilal Sokak üzerinde bulunan bir apartmanın 4'üncü katında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, evde tek başına yaşayan Aydın Yurdagül'ü (62), yerde kanlar içerisinde yattığını gören komşuları durumu 112 Acil Sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine ambulans ve Kuşadası İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Asayiş Büro Amirliği ekipleri sevk edildi. İlk incelemede Yurdagül'ün hayatını kaybettiği belirlendi. Kanlar içerisinde mutfakta ölü bulunan Aydın Yurdagül'ün cenazesi otopsisi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı. Cumhuriyet savcılığı olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı.

İkinci olay, aynı mahallede bu kez Zafer Sokak'ta saat 21.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bir apartmanın çatı katında bir kişi asılmış halde komşuları tarafından bulundu. Olay yerine gelen acil sağlık ekipleri şahsın öldüğünü tespit etti. Yapılan kimlik kontrolünde ölen kişinin 62 yaşındaki Ümit Fırat olduğu tespit edildi. Polis ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattı. -

Yanıt Bırak

Yanıtı İptal Et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.

Bizi Takip Edin

Anket

vote-image

Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?

17%
83%

Önemli Kategoriler

Son Yorumlar

  • user tarafından Sabiha

    Muhteşem yorummmm

    quoto
  • user tarafından Kuşadalı vatandaş

    by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????

    quoto
  • user tarafından Bahattin Karakaya

    Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.

    quoto