Son Dakika Haberleri
slkajans
Apr 01 2021
2830 Ekim’deki depremde hasar gören, 31 Ekim’de yaşanan 5 şiddetindeki Kuşadası merkezli artçı sonrası boşaltılarak can güvenliği nedeniyle çevresine bile yaklaşmanın yasak olduğu otel, “hafif hasar” raporu verilince yeni sezon hazırlıklarına başladı.
Deprem gerçeğine gösterilen duyarsızlık bu kez Kuşadası’nda ortaya çıktı. 30 Ekim’de İzmir’de 100’den fazla insanın ölümüne neden olan 6.9 şiddetindeki deprem sırasında hasar gören, 31 Ekim’deki Kuşadası merkezli sarsıntı sonrasında da can güvenliği nedeniyle boşaltılan otele “hafif hasar” raporu verildi. Bundan 5 ay önce çökme tehlikesi nedeniyle çevresine emniyet şeridi çekilen ve yaklaşmanın bile yasaklandığı yapı, şimdi dökülen sıvaları yenilenerek sezon hazırlıklarına başladı.
31 Ekim’deki Kuşadası merkezli 5 şiddetindeki sarsıntı sonrasında içindeki eşyaların bile devrilerek kullanılamaz hale geldiği otelin çevresine emniyet güçleri tarafından emniyet şeridi çekilerek yaklaşmak yasaklandı. Bölgede inceleme yapan inşaat mühendisleri de oteldeki durumu ağır hasarlı olarak değerlendirdi. Oluşturduğu risk nedeniyle yıkılmasına kesin gözüyle bakılan ve Kuşadası Belediyesi ekiplerinin uğramadığı bina, depremden günler sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı ekipler tarafından incelendi. Ancak bakanlık uzmanları, mühendislerin aksine yapı için “hafif hasar” raporu verdi. 31 Ekim’de kiracı durumundaki işletmecisinin bile binanın yana yattığını iddia ettiği ve “yıkılması an meselesi” diye tanımladığı ve personelinin girmesine izin vermediği binada bu rapor sonrasında yeni sezon hazırlıkları başladı. Geçmişte zemin katının masaj salonu ve kafe olarak işletildiği otelde ilk iş olarak dökülen sıvalar onarıldı, dış cephenin boyanarak yenilenmesine gidildi.
Deprem sonrası ortaya çıkan tabloya rağmen riskli bir binanın sağlıklı bir önlem alınmadan faaliyete hazırlanması, sadece çevre halkının değil uzmanların da tepkisi çekti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı uzmanlarının söz konusu raporda bir ihmali olduğunu vurgulayan bazı inşaat mühendisleri, Kuşadası Belediyesi’nin duruma el koyma yetkisinin bulunduğuna dikkat çekerek, “Ortada bariz ve facia ile sonuçlanabilecek bir hata var. Yeril yönetim olarak Kuşadası Belediyesi’nin duruma el koyarak sağlıklı bir analiz istemesi ve bunun sonucuna göre hareket etmesi gerekiyor” diye konuştular.
Yanıt Bırak
Yanıtı İptal Et
Popüler Haberler
Anket
Hangi haber sitesini daha sık kullanıyorsunuz?
Güncel
Galeri Haber
Son Yorumlar
-
Muhteşem yorummmm
-
by Serkan diye saçma sapan bir restoran meyhane yaptılar milli parkın içine!!!!!! Çok lazımdı sanki?????? by Serkan nedir ya? Serkan kim?? Gitmiş aynı adam şimdi de Karasu koyunda da plajın üstüne denize sıfır kalana kadar şemsiyeler şezlonglar koymuş parayla veriyor. Böyle bir saçmalık var mı ya????
-
Merhaba, Kuşadası’nda Bir Ağustos tarihinden itibaren misafir olarak kalmaktayım. Daha önceki yıllarda da tatil amaçlı bulundum. Kuşadası’na her gelişimde Dilek Yarım Adası Milli parkına da gitmekteyim. 52 yıl önce İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinden mezun olarak aynı yıl Orman Genel Müdürlüğü Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü Namrun Orman Bölge Şefliğinde göreve başladım. Yedi sene bu bölge müdürlüğünün Mut, Erdemli gibi farklı yerlerinde orman bölge şefliği yaptım. Çalıştığım bölgeden de anlayacağınız gibi yüzlerce orman yangınında bulundum. İlerleyen yıllarda orman İşletme Müdürlüğü hatta Orman Bölge Müdürlüğüne kadar taşrada bulunan bütün görevlerde çalıştım. Büyük küçük yüzlerce yangının söndürülmesinde yangın idare amirliği yaptım. Özgeçmişimden kısaca bahsetmemin nedenine gelince; Meslek duyarlılığı ve doğa sevgisi diyelim. Gördüklerim karşısında panikteyim. Dilek yarımadası harika bir doğal güzellik ama her an kaybedilmekle yüz yüze. Her yanı ormanla kaplı koca bir yarımada. Ama yangın öncesi alınması gereken tedbirlerden hiç birisi alınmamış. Yarım adanın ucundan başlayacak bir yangın Söke’de son bulacaktır. Rüzgarı hiç eksik olmayan bir bölge olması nedeniyle yangın çıktığında durdurmak için şerit açılacak zaman olmayacak ve yangın hızla ilerleyecektir. Halbuki şimdiden yangın şeritleri açılsa şeritlerin iki tarafında yangına dayanıklı türler ile şeritler takviye edilse ve her yıl bu şeritler iki defa temizlense bir yangın çıktığında müdafa hattı hazır olur ve yangın savaşçıları ateşi bu siperlerde bekler. Alevler geldiğinde de itfaiye araçları ve arazözler ile hızlıca söndürürler. Buna karşı hemen şu savunmaya geçişecektir. Efendim milli parklara dokunulamaz. Biz dokunmazsak yangın yok eder. Burada başlayacak bir yangını sürekli batıdan esen bir rüzgar varken ne uçak nede helikopter söndüremez. Bu alanlarda mangal yakılması gibi ateşli piknik yapılmasına izin verilmesi tam bir cinayettir. Şahsi kanaatimce Dilek Yarımadası için orman yangınına karşı acil eylem planı yapılmalı ve hiç vakit kaybetmeden uygulanmaya geçilmelidir. Çünkü bu hali ile Dilek Yarımadası Milli Parkı yanmaya mahkümdür.